KOLAJEN
Kolajen,
vücudunuzun en yaygın proteinlerinden biridir ve cildinizi, kemiklerinizi,
kaslarınızı, tendonlarınızı ve bağ dokularınızı oluşturan temel yapı
taşlarından biridir. Genellikle yaşlandıkça azalır ve bu da cilt yaşlanması,
kırışıklıklar, eklem ağrıları ve diğer sağlık sorunlarına yol açabilir.
Kolajenin
sağlık üzerindeki etkileri konusunda bilimsel çalışmalar yapılmış olsa da, bu
alandaki araştırmalar hala devam etmektedir. İşte şu an için mevcut olan bazı
bilimsel kanıtlar:
- Cilt Sağlığı:
- Bir çalışmada, günde 2.5-5
gram kolajen alımının cilt elastikiyetini artırdığı ve kırışıklıkları
azalttığı gözlemlenmiştir [1].
- Kolajen takviyelerinin
sivilce ve diğer cilt problemlerini azaltmada yardımcı olabileceğine dair
bazı kanıtlar bulunmaktadır [2].
- Eklem Sağlığı:
- Bazı çalışmalar, kolajen
takviyelerinin osteoartrit semptomlarını azaltabileceğini ve eklem
ağrısını hafifletebileceğini öne sürmektedir [3].
- Saç ve Tırnak Sağlığı:
- Henüz yeterince araştırma
yapılmamış olmasına rağmen, kolajenin saç ve tırnak sağlığını
destekleyebileceği düşünülmektedir [4].
- Kemik Sağlığı:
- Bazı çalışmalar, kolajen
takviyelerinin osteoporoz riskini azaltabileceğini ve kemik mineral
yoğunluğunu artırabileceğini öne sürmektedir [5].
- Kas ve Kas Kasılması:
- Henüz yeterince araştırma
yapılmamıştır ve mevcut veriler sınırlıdır.
- Metabolizma Hızlandırıcı:
- Kolajenin metabolizmayı
hızlandırdığına dair doğrudan bilimsel kanıtlar bulunmamaktadır.
- Bağışıklık Sistemi:
- Kolajenin bağışıklık
sistemini destekleyici özellikleri hakkında yeterli bilimsel veri
bulunmamaktadır.
Özetle,
kolajenin bazı sağlık yararları hakkında bilimsel kanıtlar bulunsa da, bu alan
hala aktif olarak araştırılmaktadır. Her durumda, herhangi bir takviye
kullanmadan önce bir doktora danışmak önemlidir. Unutulmamalıdır ki, en iyi
sonuçlar dengeli bir beslenme alışkanlığı ile birlikte elde edilir.
[1]
Asserin, J., Lati, E., Shioya, T., & Prawitt, J. (2015). The effect of oral
collagen peptide supplementation on skin moisture and the dermal collagen
network: evidence from an ex vivo model and randomized, placebo-controlled
clinical trials. Journal of Cosmetic Dermatology, 14(4), 291-301.
[2]
Choi, F. D., Sung, C. T., Juhasz, M. L., & Mesinkovsk, N. A. (2019). Oral
collagen supplementation: a systematic review of dermatological applications.
Journal of Drugs in Dermatology, 18(1), 9-16.
[3]
Bello, A. E., & Oesser, S. (2006). Collagen hydrolysate for the treatment
of osteoarthritis and other joint disorders: a review of the literature.
Current Medical Research and Opinion, 22(11), 2221-2232.
[4]
Hexsel, D., Zague, V., Schunck, M., Siega, C., Camozzato, F. O., & Oesser,
S. (2017). Oral supplementation with specific bioactive collagen peptides
improves nail growth and reduces symptoms of brittle nails. Journal of Cosmetic
Dermatology, 16(4), 520-526.
[5]
König, D., Oesser, S., Scharla, S., Zdzieblik, D., & Gollhofer, A. (2018).
Specific collagen peptides improve bone mineral density and bone markers in
postmenopausal women: a randomized controlled study. Nutrients, 10(1), 97.
Kolajen
tipleri nelerdir?
Kolajenin
en temel görevi bağ dokusunu düzenleyerek vücudun doğal yapısını oluşturmaktır.
Bunun yanı sıra her bir özelleşmiş kolajen türünün birtakım farklı görevleri de
bulunur. İnsan vücudunda bilinen en az 16 kolajen çeşidi bulunur. Temelde 3
farklı kolajen türü vücuttaki en yaygın kolajen moleküllerini oluşturur. Temel
kolajen tipleri şu şekildedir:
- Tip 1 kolajen: Tüm kolajen çeşitleri arasında
insan vücudunda en fazla miktarda (%90) bulunanıdır. Sıkıca demetlenmiş
iplikçik yapısında bulunur. Deri, saç, tırnak, kemik, tendon, fibröz
kıkırdak ve diş oluşumunda görevlidir.
- Tip 2 kolajen: Bu tipte kolajen
fiberleri, Tip 1'e göre daha gevşek paketlenmiştir. Bağ dokularda kıkırdak
yapımına katkıda bulunarak, eklem sağlığımızı korur.
- Tip 3 kolajen: Gastrointestinal sistem, kalp,
kan ve kas damarlarında ve ciltte esneklik ve sıkılık kazandırma gibi pek
çok görevi vardır.
Kolajen
eksikliği nasıl anlaşılır?
Kolajen
eksikliğinin yansımaları en çok cildimizde görülümektedir. Cildimiz sıkılığını
kaybederek sarkmaya başlar, matlaşır ve kırışıklıklar kaçınılmaz hale gelir.
Kolajen eksikliği bağ dokusu, eklem ve kıkırdak ile beraber cilt görünümünü
olumsuz yönde etkiler. Cildin nem dengesinin bozulması, cilt kuruluğu, ciltte
sarkma, ciltte kırışıklık, cilt üzerinde renk eşitsizliği, ciltte yanık, kesik
ya da yaralanma halinde iyileşme sürecinin uzaması, solgun cilt görünümü, göz
çevresinde kaz ayağı oluşumu, yüz ve göz çevresinde çukurlaşma ve morarma gibi
değişiklikler görülebilir. Ayrıca vücutta ortaya çıkan morluklar ve selülit
görünümü ve diş eti kanamaları kolajen eksikliği sonucu oluşur.
Yorumlar
Yorum Gönder